
Robotlar İnsanlaşıyor: Kalp Atışı, Korku ve İyileşen Deri!
Yapay zeka alanındaki son gelişmeler, robotların sadece görevleri yerine getiren makineler olmaktan çıkıp, insan benzeri özellikler kazanmaya başladığını gösteriyor. 19 yaşındaki girişimci Teddy Warner'ın kurduğu Intempus şirketi, robotlara sanal kalp atışı, vücut ısısı, terleme ve hatta korku gibi duygusal tepkiler kazandırmayı hedefliyor. Aynı zamanda, Nebraska-Lincoln Üniversitesi'nden mühendisler, robotlar için kendi kendini iyileştirebilen deri geliştirerek bu alandaki yeniliklere katkıda bulunuyor. Bu gelişmeler, yapay zekanın "ete kemiğe büründüğü" fikrini güçlendiriyor.
Robotlara Duygu Yükleniyor: Intempus Projesi
Teddy Warner, ünlü teknoloji yatırımcısı Peter Thiel'in bursunu kazanarak Intempus projesine başladı. Warner'ın amacı, robotların insanlarla daha doğal ve öngörülebilir bir şekilde iletişim kurabilmesini sağlamak. TechCrunch'a verdiği röportajda Warner, robotların şu anda sadece gözlemden eyleme geçtiğini, ancak insanların ve diğer canlıların "fizyolojik durum" olarak adlandırdığı bir ara adıma sahip olduğunu belirtiyor. Ona göre, robotların dünyayı anlayabilmesi için bu "B adımı"na, yani duygusal tepkilere ihtiyaçları var. "Robotlar bizim gibi hissetmeli" diyen Warner, bu sayede robotların daha az ürkütücü ve daha öngörülebilir olacağını savunuyor.
Intempus projesi kapsamında, korku ve kaygı gibi yoğun duygu durumlarında hissedilen rahatsız edici hislerin dijital versiyonları yapay zekaya yükleniyor. Bu sayede robotlar, belirli durumlara insan benzeri tepkiler verebiliyor. Bu teknolojinin, robotların insanlarla etkileşimini daha doğal ve empatik hale getirebileceği düşünülüyor.
Kendi Kendini İyileştiren Yapay Kas ve Deri
Nebraska-Lincoln Üniversitesi'nden Prof. Eric Markvicka ve ekibi, robotlara canlılardaki gibi kendini iyileştirme mekanizmalarına sahip deri ve kas dokusu kazandırmak için çalışıyor. Geliştirdikleri yapay kas, çok katmanlı bir mimariye sahip ve hasarı tespit edip kendi kendini onarabiliyor. Bu akıllı kas dokusu, silikon, sıvı metal ve termoplastik elastomer gibi malzemelerden üretiliyor.
Prof. Markvicka, insan vücudunun ve hayvanların kendi kendini iyileştirme yeteneğinin hayranlık uyandırıcı olduğunu belirtiyor. "Kesilebilir, morarabilir ve ciddi yaralanmalar yaşayabiliriz. Ve çoğu durumda, bandajlar ve ilaçlarla birçok şeyi kendi kendimize iyileştirebiliyoruz" diyor. Bu yeteneği sentetik sistemlere aktarabilmenin, makinelere bakış açımızı değiştirebileceğine inanıyor.
Bu yapay kas ve deri teknolojisi, özellikle zorlu koşullarda çalışan robotlar için büyük önem taşıyor. Örneğin, arama kurtarma çalışmalarında veya tehlikeli ortamlarda görev yapan robotlar, hasar gördüklerinde kendi kendilerini onararak görevlerine devam edebilirler. Bu da hem robotların ömrünü uzatır, hem de insan hayatını kurtarmaya yardımcı olabilir.
Geleceğin Robotları: Empati ve Dayanıklılık
Robotlara duygu ve kendi kendini iyileştirme yeteneği kazandırma çabaları, yapay zeka alanında önemli bir dönüm noktasını işaret ediyor. Bu teknolojiler sayesinde, robotlar sadece görevleri yerine getiren makineler olmaktan çıkıp, insanlarla daha doğal ve empatik bir şekilde etkileşim kurabilen, dayanıklı ve güvenilir yardımcılar haline gelebilirler. Yapay zekanın "ete kemiğe büründüğü" bu yeni dönemde, robotların hayatımızdaki rolü giderek artacak ve insanlık için yeni fırsatlar sunacaktır.