Türkiye Büyük Millet Meclisi'nden (TBMM) İstanbul depremi için çarpıcı öneriler geldi. Özellikle GSM sistemlerindeki aksaklıkların giderilmesi ve kamu yapılarının güçlendirilmesi konularına odaklanılan raporlarda, dikkat çekici tavsiyelerde bulunuldu. İstanbul'da olası bir depremde iletişimin kesilmemesi ve yapıların güvenliğinin sağlanması için alınması gereken önlemler detaylı bir şekilde ele alındı. Peki, bu öneriler neler içeriyor ve İstanbul'u nasıl etkileyecek?
İstanbul'a Dayanıklı Yönetim Merkezleri
Raporda, İstanbul'daki kamu yapıları için Kâğıthane'de kayaç zemin üzerine inşa edilmiş AKOM'a benzer, dayanıklı yönetim merkezlerinin oluşturulması önerildi. Bu merkezlerin, olası bir depremde koordinasyonun sağlanması ve kriz yönetiminin etkin bir şekilde yürütülmesi açısından hayati öneme sahip olduğu vurgulandı. Ayrıca, toplanma alanlarında baz istasyonlarının kurulması da öneriler arasında yer aldı. Bu sayede, deprem sonrası iletişimde yaşanabilecek sorunların önüne geçilmesi hedefleniyor.
Türkiye'de internet trafiğinin yüzde 70'inin İstanbul üzerinden yurt dışına açıldığı düşünüldüğünde, altyapının güçlendirilmesinin önemi daha da artıyor. Raporda, olası bir depremde bu hatlara zarar gelmemesi ve kesinti yaşanmaması için altyapının güçlendirilmesi gerektiği belirtildi. Bu kapsamda, fiber optik kabloların yer altına alınması ve alternatif güzergahlar oluşturulması gibi önlemlerin alınması öneriliyor.
İstanbul İçin Deprem Güvenlik Sertifikası Zorunluluğu
Raporda yer alan en dikkat çekici önerilerden biri de, tüm yapılar için deprem güvenlik sertifikası (yapı kimlik kartı) zorunluluğu getirilmesi. Bu sertifika, binaların depreme dayanıklılığını gösteren bir belge olacak ve belediyeler tarafından düzenlenecek. Sertifikaların, yapı üzerinde ve dijital ortamda açık veri olarak sunulması planlanıyor. Böylece, vatandaşlar binaların deprem riskini kolayca öğrenebilecek.
Ayrıca, güçlendirme izni alan yapılarının da İstanbul Bina Kontrol ve Muayene Esasları doğrultusunda ilgili idaresince 2 yılda bir kontrol edilmesi önerildi. Bu sayede, güçlendirme çalışmalarının etkinliği ve binaların güvenliği sürekli olarak denetlenecek. Deprem riski az olan iller öncelikli olmak üzere İstanbul'dan tersine göçün teşvik edilmesi de raporda yer alan önemli bir öneri.
Kritik Altyapılar İçin Risk Analizi
Raporda, yol, demiryolu, havaalanı, köprü, viyadük, su, kanalizasyon, doğal gaz, petrol, elektrik hatları gibi kritik altyapılar için diri fayların geçtiği alanların belirlendiği envanter bilgileriyle birlikte analizler hazırlanması gerektiği vurgulandı. Bu analizler sayesinde, altyapıların deprem riskine karşı daha dayanıklı hale getirilmesi ve olası hasarların en aza indirilmesi amaçlanıyor.
İstanbul başta olmak üzere afet riski olan tüm kentlerde orta ve büyük ölçekli yatırım ve yapılaşmalar için 'Kentsel Afet ve Risk Etki Değerlendirmesi' yapılması ve buna ilişkin bir yönetmelik düzenlenmesi de raporda yer alan önemli bir öneri. Bu değerlendirme sayesinde, yeni yapıların afet riskine karşı daha güvenli bir şekilde inşa edilmesi sağlanacak.
Meclis'ten gelen bu öneriler, İstanbul'un deprem riskine karşı daha hazırlıklı hale gelmesi için önemli bir adım olabilir. Ancak, bu önerilerin hayata geçirilmesi ve etkin bir şekilde uygulanması büyük önem taşıyor. İstanbul'un deprem gerçeğiyle yüzleşmesi ve gerekli önlemleri alması, olası bir felaketin önüne geçmek için kaçınılmaz.