
İzmir'de Kan Donduran Cinayet! Katil Tehditler Savuruyor!
İzmir'in Çiğli ilçesinde yaşanan kan donduran cinayet, Türkiye gündemine bomba gibi düştü. Bir ay önce boşandığı Halil Tezkorkmaz (46) tarafından bıçaklanarak öldürülen Demet Akarsu'nun (45) ablası Dilek Hınıslı (47),katilin akıl almaz tehditlerini açıkladı. Tezkorkmaz'ın, kız kardeşini öldürdükten sonra fotoğrafını göndererek "Demet öldü, sıra sizde" dediği iddia edildi. Cinayetin, uzaklaştırma kararına rağmen işlenmesi ise olayın vahametini bir kat daha artırdı.
Cinayet Nasıl İşlendi?
Olay, 19 Temmuz günü saat 07.30 sıralarında Çiğli'nin Balatçık Mahallesi'nde meydana geldi. Halil Tezkorkmaz, Demet Akarsu'nun evine giderek genç kadını bıçaklayarak öldürdü. Cinayetin ardından kaçan Tezkorkmaz, polis ekipleri tarafından yakalanarak gözaltına alındı. Olayla ilgili soruşturma devam ederken, ailenin yaşadığı korku ve endişe ise dinmek bilmiyor.
Olayın ardından Demet Akarsu'nun ablası Dilek Hınıslı, yaşadıklarını şöyle anlattı:
"Halil, Demet'i sürekli tehdit ediyordu. Uzaklaştırma kararı olmasına rağmen rahat bırakmadı. Kardeşimi öldürdükten sonra bir de fotoğrafını gönderip 'Sıra sizde' dedi. Biz artık can güvenliğimizden endişe ediyoruz."
Bu vahim olay, kadına yönelik şiddetin ve cinayetlerin ne denli ciddi bir sorun olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Uzaklaştırma kararlarının yetersizliği ve caydırıcılığının sorgulanması gerektiği de aşikar.
Uzaklaştırma Kararı Neden İşe Yaramadı?
Cinayetin uzaklaştırma kararına rağmen işlenmesi, bu tür kararların etkinliği konusunda ciddi soru işaretleri yaratıyor. Uzaklaştırma kararlarının uygulanması ve denetlenmesi süreçlerindeki eksiklikler, bu tür trajik olayların yaşanmasına zemin hazırlayabiliyor. Bu noktada yetkililerin daha titiz ve kararlı adımlar atması, kadınların ve çocukların korunması için hayati önem taşıyor.
Uzaklaştırma kararlarının daha etkin bir şekilde uygulanabilmesi için aşağıdaki adımların atılması öneriliyor:
- Kararların takibi için özel birimler oluşturulmalı
- Teknolojik imkanlar (elektronik kelepçe vb.) kullanılmalı
- Şiddet uygulayan kişilere yönelik rehabilite programları uygulanmalı
- Toplumda farkındalık artırıcı çalışmalar yapılmalı
Bu Cinayet Ne Anlama Geliyor?
İzmir'de yaşanan bu vahim olay, kadına yönelik şiddetin ve cinayetlerin Türkiye'nin en önemli sorunlarından biri olduğunu bir kez daha kanıtladı. Uzaklaştırma kararlarının yetersizliği, şiddet uygulayan kişilerin cezasız kalmaEndişesi ve toplumdaki yanlış algılar, bu tür olayların yaşanmasına zemin hazırlıyor. Bu nedenle, kadına yönelik şiddetle mücadelede topyekün bir seferberlik ilan edilmesi ve kalıcı çözümler üretilmesi gerekiyor.
Bu tür olayların önüne geçmek için eğitimden adalete, güvenlikten sosyal hizmetlere kadar her alanda kapsamlı çalışmalar yapılması şart. Toplumun her kesiminin bu mücadeleye destek vermesi, şiddetin her türlüsüne karşı durması ve farkındalığı artırması gerekiyor. Ancak bu şekilde, kadınların ve çocukların güven içinde yaşayabileceği bir toplum inşa edilebilir.