Kerç Boğazı'nda meydana gelen petrol sızıntısı, Karadeniz'de büyük bir çevre felaketine yol açtı. Rusya'nın işgali altındaki Kırım Yarımadası ile Rusya'nın güneyindeki Krasnodar bölgesini ayıran stratejik öneme sahip bölgede yaşanan sızıntı, deniz yaşamını tehdit ediyor. Şimdiye kadar onlarca yunus ölü bulundu ve uzmanlar, ölümlerin nedeninin büyük olasılıkla petrol sızıntısı olduğunu belirtiyor.

Yunuslar Ölüyor: Felaketin Boyutu Büyüyor

Bölgede faaliyet gösteren Delfa Yunus Kurtarma ve Araştırma Merkezi, yaşanan felaketin boyutlarını gözler önüne seriyor. Merkezin açıklamalarına göre, sızıntı sonrası en az 32 yunus öldü ve toplamda 61 deniz memelisi yaşamını yitirdi. Euronews'in aktardığı bilgilere göre, Delfa Merkezi yetkilileri, Telegram üzerinden yaptıkları duyuruda, ölümlerin büyük olasılıkla akaryakıt sızıntısına bağlı olarak gerçekleştiğini ifade etti.

Yetkililer, ölen yunusların çoğunun, nesli tükenme tehlikesi altındaki Azov türüne ait olduğunu da vurguladı. Bu durum, felaketin etkilerinin sadece mevcut durumda değil, uzun vadede de hissedileceğini gösteriyor. Uzmanlar, sızıntının deniz ekosistemi üzerindeki etkilerinin yıllarca sürebileceği konusunda uyarıyor.

Kirlilik Kıyılara Vurdu: Acil Durum İlan Edildi

Petrol sızıntısı sadece denizde değil, kıyılarda da etkisini gösteriyor. Rusya tarafından atanan Kırım yetkilileri, Sivastopol kıyılarında petrol izlerine rastlanmasının ardından bölgesel acil durum ilan etti. Sivastopol Valisi Mikhail Razvozhaev, dört ayrı plajda mazot kalıntılarının tespit edildiğini ve temizlik çalışmalarının gönüllülerin katılımıyla sürdürüldüğünü açıkladı.

Krasnodar bölgesinde de durum farklı değil. Bir tankerin karaya oturması ve diğerinin hasar görmesiyle başlayan sızıntı, kıyı şeridine doğru yayılarak büyük bir çevre tehdidi oluşturuyor. Krasnodar Valisi Veniamin Kondratyev, yürütülen temizlik operasyonlarında 7 bin kişinin görev aldığını ve bugüne kadar 96 bin tondan fazla kirli kum ve toprağın bölgeden çıkarıldığını duyurdu.

Çevre Bakanlığı'ndan Korkunç Rakam: 200 Bin Ton Mazot!

Rusya Çevre Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, sızıntının etkisinin tahmin edilenden çok daha büyük olduğu belirtildi. Bakanlık, Aralık ayı sonu itibarıyla doğaya karışan ağır mazot miktarının 200 bin tonu bulabileceğini bildirdi. Bu rakam, Rusya tarihinde yaşanan en büyük çevre felaketlerinden biri olarak kayda geçebilir.

Bu durum, sızıntının sadece bölgesel değil, ulusal ve hatta uluslararası düzeyde bir sorun haline geldiğini gösteriyor. Uzmanlar, bu kadar büyük miktarda mazotun Karadeniz ekosistemi üzerindeki etkilerinin çok ciddi olacağını ve uzun vadede telafisi mümkün olmayan zararlara yol açabileceğini vurguluyor.

Uluslararası Yaptırımlar Çağrısı: Ne Yapılmalı?

Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenskiy'nin danışmanlarından Mykhailo Podolyak, yaşanan trajedinin boyutlarına dikkat çekerek, Rus tankerlerine yönelik uluslararası yaptırımların genişletilmesi çağrısında bulundu. Podolyak, Rusya'nın çevre güvenliğini ihmal ettiğini ve sızıntının sadece deniz canlıları değil, tüm Karadeniz ekosistemi üzerinde yıkıcı etkiler oluşturduğunu belirtti.

Kerç Boğazı, Azak Denizi ile Karadeniz'i birbirine bağlayan ve jeopolitik açıdan büyük önem taşıyan bir geçiş noktası. 2014 yılında Kırım'ı ilhak eden Rusya için hayati önemde olan bu bölge, aynı zamanda Rusya-Ukrayna arasındaki çatışmaların da sıcak bölgelerinden biri olarak öne çıkıyor. Sızıntının sadece çevresel değil, bölgesel istikrar açısından da ciddi sonuçlar doğurabileceği ifade ediliyor.

Karadeniz'i Bekleyen Tehlike: Uzun Vadeli Etkiler

Kerç Boğazı'nda yaşanan petrol sızıntısı, Karadeniz ekosistemi için büyük bir tehdit oluşturuyor. Yunus ölümleri, kirlenen kıyılar ve doğaya karışan devasa miktardaki mazot, felaketin boyutlarını gözler önüne seriyor. Uzmanlar, sızıntının kısa vadede temizlenmesinin mümkün olmadığını ve deniz yaşamında geri dönüşü olmayan kayıplara yol açabileceğini belirtiyor. Ayrıca, bölgede gözlemlenen ilk ölümlerinin buzdağının sadece görünen kısmı olabileceği ve ekolojik etkinin zamanla daha da ağırlaşabileceği uyarısında bulunuluyor.

Bu felaketin etkilerini azaltmak ve Karadeniz'i korumak için uluslararası işbirliği ve acil önlemler alınması gerekiyor. Aksi takdirde, Karadeniz'in geleceği tehlikeye girebilir.