
Kelepçeli Katil DNA İstedi! Mahkeme Reddetti! Şok Gelişme
Ankara'da yaşanan kan donduran olayda, elektronik kelepçeli olmasına rağmen eşi Döne Bozdemir'i katleden Gafer Bozdemir'in yargılandığı davada flaş bir gelişme yaşandı. Çocuklarının kendisinden olup olmadığına dair DNA testi talebi mahkeme tarafından reddedildi. Bu karar, davanın seyrini değiştirecek mi?
Olayın Arka Planı
Gafer Bozdemir, eşine uyguladığı şiddet nedeniyle elektronik kelepçe takılarak serbest bırakılmıştı. Ancak bu tedbir, Döne Bozdemir'i korumaya yetmedi. Boşanma davası açan Döne Bozdemir, 14 Eylül'de Gafer Bozdemir tarafından takip edildi. Çankaya Sıhhiye Metro İstasyonu'nun çıkışında, merdivenlerde ruhsatsız tabancayla eşine ateş eden Gafer Bozdemir, Döne Bozdemir'in ölümüne neden oldu. Olayın ardından gözaltına alınan Gafer Bozdemir tutuklanarak cezaevine gönderilmişti.
DNA Testi Talebi Neden Reddedildi?
Gafer Bozdemir'in avukatı, müvekkilinin çocuklarının kendisinden olup olmadığına dair DNA testi yapılmasını talep etti. Ancak mahkeme, bu talebi davanın seyrini etkilemeyeceği gerekçesiyle reddetti. Red kararı, Gafer Bozdemir'in savunmasını zayıflatırken, Döne Bozdemir'in ailesi ve avukatları tarafından memnuniyetle karşılandı.
Türkiye'de Kadına Yönelik Şiddet ve Elektronik Kelepçe Uygulaması
Türkiye'de kadına yönelik şiddet, maalesef hala çok ciddi bir sorun. Elektronik kelepçe uygulaması, şiddet mağduru kadınları korumak amacıyla hayata geçirilmiş olsa da, bu tür olaylar sistemdeki açıkların ve yetersizliklerin olduğunu gösteriyor. Elektronik kelepçenin caydırıcılığı ve etkinliği tartışılırken, daha kapsamlı ve önleyici tedbirlerin alınması gerektiği de bir kez daha ortaya çıkıyor.
- Psikolojik destek mekanizmalarının güçlendirilmesi
- Şiddet uygulayanlara yönelik rehabilitasyon programlarının yaygınlaştırılması
- Toplumsal farkındalığın artırılması
Bu tür önlemler, kadına yönelik şiddetin azaltılmasında önemli rol oynayabilir.
Gafer Bozdemir'in DNA testi talebinin reddedilmesi, davayı farklı bir boyuta taşıdı. Mahkemenin bu kararı, cinayetin işleniş şekli ve failin geçmişteki davranışları göz önüne alındığında şaşırtıcı olmadı. Ancak bu karar, kadına yönelik şiddetin önlenmesi ve faillerin hak ettikleri cezayı almaları için daha fazla çaba gösterilmesi gerektiğinin altını bir kez daha çizdi.












