Birleşmiş Milletler (BM),metan emisyonlarındaki düşüş hızının 2030 hedeflerinin oldukça gerisinde olduğunu açıkladı. Ülkelerin mevcut taahhütlerini tam olarak uygulaması halinde dahi, metan emisyonlarında 2030 yılına kadar yalnızca yüzde 8'lik bir azalma öngörülüyor. Bu oran, Küresel Metan Taahhüdü'nde belirlenen yüzde 30'luk azaltım hedefinin oldukça altında. Bu durum, iklim kriziyle mücadelede önemli bir engel teşkil ediyor.

Metan Emisyonlarında Beklenen Düşüş Hayal Kırıklığı Yarattı

Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) ve İklim ve Temiz Hava Koalisyonu tarafından Brezilya'nın Belem kentinde düzenlenen COP30 zirvesi kapsamında hazırlanan Küresel Metan Durum Raporu, metan emisyonlarındaki artış eğiliminin devam ettiğini ortaya koyuyor. Mevcut küresel ısınmanın yaklaşık üçte birinden sorumlu olan metan gazı, atmosferde karbondioksitten daha kısa süre kalmasına rağmen, ilk 20 yılda karbondioksitten çok daha fazla ısıyı hapsediyor. Rapor, Avrupa ve Kuzey Amerika'daki yeni atık düzenlemeleri ile doğal gaz piyasalarındaki yavaş büyümenin, emisyon projeksiyonlarını aşağı çektiğini belirtiyor.

G20 Ülkelerinin Kritik Rolü

Raporda, küresel metan azaltım potansiyelinin yüzde 72'sinin, G20 ülkeleri başta olmak üzere büyük ekonomilerde bulunduğu vurgulanıyor. Tarım, atık ve fosil yakıt sektörlerindeki azaltım çalışmalarıyla bu ülkelerdeki emisyonların 2030'a kadar yüzde 36 oranında düşürülebileceği ifade ediliyor. UNEP İcra Direktörü Inger Andersen, metan emisyonlarını azaltmanın, iklim krizini yavaşlatmak ve insan sağlığını korumak için atılabilecek en hızlı ve etkili adımlardan biri olduğunu belirtiyor. "Metanın azaltılması aynı zamanda ürün kayıplarını da düşürerek tarımsal verimlilik ve gıda güvenliği için kritik faydalar sağlıyor," diyen Andersen, bu konuda daha fazla çaba gösterilmesi gerektiğinin altını çiziyor.

Küresel Metan Taahhüdü'nde İlerleme Sağlanmalı

Küresel Metan Taahhüdü Eş Başkanı Julie Dabrusin, dört yılda ilerleme kaydedildiğini ancak daha hızlı ve derin metan azaltımları için bu ivmenin sürdürülmesi gerektiğini ifade ediyor. Metan emisyonları, Sanayi Devrimi'nden bu yana görülen küresel sıcaklık artışının yaklaşık üçte birinden sorumlu tutuluyor. Bu nedenle, metan emisyonlarının azaltılması, iklim değişikliğiyle mücadelede kritik bir öneme sahip.

• Metan emisyonları azaltılmalı
• G20 ülkeleri öncü olmalı
• Tarım ve atık sektörlerine odaklanılmalı

Metan gazı, doğal gaz ve petrol üretimi, kömür madenciliği, atık yönetimi ve tarım gibi çeşitli kaynaklardan atmosfere salınıyor. Özellikle hayvancılık ve pirinç tarımı gibi faaliyetler, önemli metan kaynakları arasında yer alıyor. Metan emisyonlarının azaltılması için alınabilecek önlemler arasında, fosil yakıt kullanımının azaltılması, atık yönetim sistemlerinin iyileştirilmesi, tarım uygulamalarının optimize edilmesi ve alternatif enerji kaynaklarına yönelmek yer alıyor.

BM'nin bu raporu, metan emisyonlarının azaltılması konusunda acil eyleme geçilmesi gerektiğini bir kez daha gözler önüne seriyor. Mevcut taahhütlerin yetersiz kalması, ülkelerin daha iddialı hedefler belirlemesi ve bu hedeflere ulaşmak için somut adımlar atması gerektiğini gösteriyor. Aksi takdirde, iklim değişikliğinin etkileri daha da şiddetlenebilir ve gelecek nesiller için geri dönüşü olmayan sonuçlar doğurabilir.