İsrail'in İran'ın nükleer ve askeri tesislerine yönelik saldırılarının ardından İran'ın İsrail'e misilleme saldırılarıyla devam eden gerilim tırmanıyor. ABD Başkanı Donald Trump'ın İsrail'in İran'a yönelik saldırılarını desteklemeye nasıl karar verdiği sorusu ABD basınında yankı buldu. The Wall Street Journal (WSJ) gazetesi, Trump'ın İsrail'i saldırıları geciktirme konusunda ikna etmeye çalıştığını ancak saldırılar başladıktan sonra yaklaşımını değiştirdiğini yazdı.

Trump'ın Kötümserliği ve Netanyahu Görüşmesi

Trump, İsrail'in saldırılarının ardından yaptığı açıklamada, Tel Aviv'in planlarından haberdar olduğunu ve bu operasyonun İran ile bir nükleer anlaşmayı daha olası hale getirdiğini savundu. Ancak WSJ'ye göre, hafta başında yaptığı açıklamalarda daha az iyimserdi. ABD'li yetkililere göre, Trump, ulusal güvenlik ekibini Camp David'de topladı ve Tahran'ın ABD ile anlaşmayı kabul edeceği konusunda kötümser olduğunu belirtti.

Trump'ın İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile görüşmesi, bu süreçte önemli bir rol oynadı. Başlangıçta Trump, Netanyahu'dan Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff'un diplomatik çabaları sonuç verene kadar saldırıları geciktirmesini istedi. Ancak Netanyahu, İran'ın asla Trump'ın istediği anlaşmayı yapmayacağını ve ülkesinin saldırılara hazırlanmaya devam etmesi gerektiğini savundu. WSJ'ye göre, Trump bu mesajı içselleştirdi.

ABD İstihbaratının Değerlendirmesi ve Netanyahu'nun Hatırlatması

ABD istihbaratı, ocak ayında İsrail'in İran'ın nükleer tesislerine saldırı düzenlemeyi değerlendirdiğini tespit etti. İstihbarat değerlendirmesinde, İsrail'in Trump'ın yeni ekibine bu saldırıyı destekleme konusunda baskı yapacağı öngörülüyordu. İsrailliler, Trump'ın Joe Biden'a nazaran böyle bir saldırıya katılma ihtimalinin daha yüksek olduğunu ve Tahran'ın nükleer silah çabalarını durdurma konusundaki pencerenin kapandığına inanıyordu.

Netanyahu, Trump ile yaptığı bir görüşmede, İran'a anlaşma yapması için verilen 60 günlük sürenin dolduğunu hatırlattı ve İsrail'in artık bekleyemeyeceğini söyledi. Trump, bunun üzerine ABD'nin İsrail'in önünde durmayacağını ancak ABD ordusunun herhangi bir saldırı operasyonuna yardım etmeyeceğini belirtti. ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ise İsrail'in saldırılar başlamadan hemen önce ABD'yi bilgilendirdiğini aktardı.

Sonuç

Netanyahu'nun Trump'ı ikna etme süreci, karmaşık bir diplomasi ve istihbarat değerlendirmeleriyle dolu. İsrail'in kararlılığı ve İran'ın nükleer programına yönelik endişeler, Trump'ın yaklaşımını değiştirmesinde etkili oldu. Bu durum, bölgedeki gerilimi tırmandırırken, gelecekteki olası gelişmeleri de belirsiz hale getiriyor. Bu gelişmelerin ışığında, bölgedeki dengelerin nasıl şekilleneceği merakla bekleniyor.