Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'na yönelik soruşturma kapsamında hazırlanan MASAK raporunu önceden bildiği iddiasına sosyal medya üzerinden sert bir yanıt verdi. Şimşek, bu iddiaların gerçeği yansıtmadığını ve Özel'in yalan söylediğini belirtti.
Şimşek'ten Sosyal Medya Üzerinden Cevap
Mehmet Şimşek, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Özgür Özel'in MASAK Başkanlığı raporlarına ilişkin iddialarına cevap verdi. Şimşek, "Mesnetsiz iddialarına ve suçlamalarına ilişkin yapılan birçok açıklamaya rağmen ana muhalefet liderinin şahsıma yönelik devam eden söylemleri doğrudan bir itibar suikastı olup siyaset kisvesi altında sunulamaz" ifadelerini kullandı.
Şimşek, sözlerine şöyle devam etti:
"Ceza Muhakemesi Kanunu'nun soruşturmanın gizliliğine ilişkin bağlayıcı hükmü gereğince savcılık tarafından talep edilen bilgileri, MASAK hiçbir makamın görüşünü, direktifini veya olurunu almadan doğrudan savcılığa iletir."
"Yalan Söylemek ve İftira Atmak Yakışmıyor"
Mehmet Şimşek, Özgür Özel'in iddialarının aksine, MASAK raporlarının herhangi bir yorum içermediğini ve sadece veri içeren teknik bir doküman olduğunu vurguladı. Şimşek, "Sayın Özel'in bahsettiği rapor, sadece veri içeren teknik bir doküman olup herhangi bir yorum içermemektedir. MASAK'ın mevzuatı uyarınca uzman, uzman yardımcısı ünvanı fark etmeksizin hazırladığı tüm raporlar aynı hukuki etkiye ve geçerliliğe sahiptir" dedi.
Ayrıca, Şimşek, Özel'in kullandığı dilin seviyesiz olduğunu belirterek, "Ana muhalefet partisi liderinin daha seviyeli bir dil kullanması gerekir, Sayın Özel'e yalan söylemek ve iftira atmak yakışmıyor" şeklinde konuştu.
Türkiye'nin siyasi arenasında bu tür tartışmaların yaşanması, kamuoyunun gündemini meşgul etmeye devam ediyor. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in açıklamaları, CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in iddialarına karşı bir yanıt niteliği taşırken, siyasi tansiyonun da yükselmesine neden oldu. Bu tür karşılıklı suçlamalar ve tartışmalar, siyasi arenada güvensizlik ortamı yaratırken, kamuoyunun da kafasını karıştırıyor. Siyasi liderlerin daha yapıcı ve seviyeli bir dil kullanması, toplumun farklı kesimleri arasındaki diyalog ve anlayışı artırabilir.
